günaydın ,iyi akşamlar , iyi geceler
her ne zaman okunuyorsa bu yazım
ve
ne mutlu ki bana yazım okunuyorsa...
sabahın erken saatlerinde çıkmalısın pedallamaya mersin de malum sıcaklar fena
uzun bir ardan sonra ben de öyle yaptım çıktım yola gün doğarken =)
uvvvv çok iddialı oldu bu söz, buluşma noktasına geç kaldım yine de üç beş dakika sbah kusura bakmamalarını söylemiştim herkese ama buradan yine özürlerimi sunarım...
buluşma noktamız meşhur şişko adam heykeli =)
çok modadır bu heykel bizim aramızda , neredeyse her sorunun cevabı olacak şişko adam
=) o derece yani...
adamı tek başına çekeyim ünlü yapayım dedim fotoğrafa sağ köşeden girmeye çalıştı bizim
Turgay Agay =)
koşar adım marş marş ...
geldi mi herkes fotoğrafa ?
tabi ki hayır buluşmaya geç kalanlar yok fotoğrafta
karizmatik hallerini çekeyim tek başınayken şişko adam
=)
saygılarımızla şişko adam yola çıkma vakti bizim için...
rotamızı belirledik koyulduk yola
en soldaki bizden değil kim o diye fotoğrafı fazla incelemeyin =) tanıyamazsınız
ben de sonradan fark ettim çünkü
biraz yol aldıktan sonra stadyum kavşağında küçük mola vermiş gibi yapıyoruz ve geç kalanları bekliyoruz
Muhsin Abi =)
ve
Hasan Umut Yılmam
abilerim geldi
böylelikle grup içinde haylaz tayfa toplanmış oldu =)
bu haylazlara Barış Antmen ve Faruk Afşin de katılmış olsaydı daha süper olacaktı son Mersin pisiklet turumda =(
haylazlar filminden bir kare
soldan sağa
Muhsin Yavuz Turgay Umut
=)
sıcak ve yokuşlar ikisi bir araya geldi mi zor oluyor tabi bisiklet sürmek ve üstüne sabah yapılmayan kahvaltı olunca işte böyle yıkar adamı bisiklet yere
ilk firemizi böylelikle vermiş oluyoruz
Ercan ve Hüseyin abi
şeker düşüyor ve yorgunluk belirtisi başlıyor , önümüzdeki deli yokuşlar böyle çıkılmaz ve bu pazar keyiften çok eziyet olur
o yüzdedir ki Ercan ve Hüseyin abi aramızdan çabuk ayrılıyorlar
ada konseyi buraya kadar dedi =)
Sizleri tanıdığıma çok memnunum abilerim görüşmek dileğiyle...
elimizde kalanlarla idare ettik emirler kahvesinde kahvelerimizi içerken =)
Karbon başkan "Çağatay Çakar" ve haylaz tayfası
hoş sohbet güzel başkanımızın bizim için yaptığı kahvenin eşliğinde
Çağatay abi sıcak olduğunu rotayı azaltalım dediğini duyduğumuzda biz bi
aaaaaaaaaaaaa =)
çektik
hani Uzunkaş a gidiyorduk?
ve gidilecek dedi başkan...
evet kabul ediyorum benim suçum kimseye bisiklet ayaklığı taktırmıyorum
ondan sonrada oraya buraya bisiklet yaslamaya çalışıyoruz
yapcak bir şey yok =)
kardeşler ve kahveler
başka bakıyoruz biz dünyaya kırk yıl hatırlı mesela....
ve Umutla...
Çağatay abim hazırlık yapıyor sıcağa karşı direneceğiz ve pedallayacağız =)
Turgay Şimşek
agay soyadı gibi şimşek hızında çıkıyor bu sıcakta bayırları
saatte % km hızla mesela =)
n
Muhsin abim keyfini çıkarıyor dağın taşın ormanın
şehrin hayaleti de altında sessizliği ile dönüyor tekerleri
Umut abim yaaa... =)
sevgi pırcığı muhteşem insan, gülücükler yanında olsun pedallı günlerin haricinde de
öpücükler saygılar bizden ve bir başka seninle pedallamak...
selfi çubuğu gibi kol var sanırım bende =)
bir poz alayım , herkes bakıyor mu?
pisiklet çocuk ve pisikleti bir hüzün içinde sanki =(
=)
heyyyyoooo!!!
işte planların yapıldığı nokta burası
tabela altı...
üç haylaz koyuldu yine yola , kafada bin bir tilki ile =)
tabi ki de 4. takipte =)
bakmıyor muşum gibi çek pampa =)
kendim çektim kendim yazdım , güzel de olmuş sanki ...
her yerde ben varım
ama
bundan sonra olmayacağım için =(
kim bu güneşe tapanlar?
yol çatıya geldik en sonunda...
sıcak iyice bastırmaya başlamıştı ve bizim az biraz yolumuz kalmıştı dört km kadar
diğer yoldan gelen greyder operatörü abimiz bize uzun kaşa değil diğer tarafa gidin güzel oralar dedi demeye de biz koyduk ya kafaya gideceğiz uzunkaş a
ama orası biraz bayır zorlanırsınız dediyse de bize dinletemedi koyduk kafaya bir kere çıkarı yavaş yavaş dedik başladık pedallamaya =)
güzel güzel inişler serinlik katıyordu bisiklet sürüşümüze
ta ki o köprüyü geçinceye kadar =) hehehe
bu ne kardeşim yokuş üzerine yokuş ve eğim yüzde 15 lerin üzereinde =)
abarttım mı acaba ?
yoksa 25 lerin mi üzerindeydi hehehe
vallah çok fenaydı işte eğimler zor pedalladık
en son bir gölgeye attım kendimi geride kalanları beklemek için
ve ne göreyim...
Çağatay abi almış bisikleti eline yürüyor , e haklı tabi bayır fenaaaaa
eğim %35 =)
haydaaaaa!!!
Muhsin Abi sende mi?
işin en güzel tarafı gölge yerimiz meyve bahçesi yanıymış tatlı tatlı dutlar ve kütür kütür sulu armutlar, en iyisini ben yedim armut un =) bakın elimde...
başkan da çaktırmadan götürüyor konuşurken
ama asıl Umut abi dayanamayıp dalıyor bahçeye kanıtı arka fonda =)
beklenen oluyor ve kahve meydanına geliyoruz =)
köy meydanı değil gerçekten kahve meydanı herkesçikler orada, ağaç altlarına masalar yayılmış serinlemeye çalışıyor insanlar ama gel gör ki bir kaç deli o sıcakta bu köye bisikletle geliyor...
haklı olarak da şaşkın gözlerle bakıyorlar...
"ufo gören masum köylü " repliği geçiyor tabi hemen aklınızdan ama ben söylemeyeceğim işte hehehe =)
sadece bize deli gözü ile bakıyorlar ve bu bakışlar da şaşkındı biraz =)
kahve meydanından bir enstantane işte
kuruyan sarımsaklar...
bismillahirrahmanirrahim...
gider ayak buldum kral koltuğumu =)
tüm sevimliliği ile Boran =)
dişlerine gülümsediniz di mi ?
çok sevimli ve meraklı arkadaşımız
pek sevmiyormuş ama bisikleti...
var mı bisikletin diye sordum yok dedi!?
o yüzden olsa gerek sevmeyişin dedim
olabilir dedi =)
kahveci abimiz kendisine benzetmiş soda şişelrini
=)
bizim işimize geliyor vallahi
umut abim de koyu sohbete kaptırmış kendini, abi zaten hararet içinde pedalladık bu ne hararetli sohbet yahuu !
bu sohbet yüzünden Çağatay abinin sodası güme gitti =)
amca aldı içti ve gitti soda heheh =) baka kaldık biz ve Çağatay abi...
en sonunda kurtardık Umut abiyi sohbetten kahvaltı münasebeti ile...
Çağayat abi elleriyle soyuyor domatesi ve salatalığı "çok sağ ol abi.."
bu sırada bakkalda bulamadığımız peynir ve zeytin bir evden geliyor, ne kadar parası ile almaya çalışsak da olmaz siz misafirsiniz dediler...
hazırlıklar uzun sürdü ama yenmesi beş dakika diye hatırlıyorum
bize getirilen peynir ve zeytinin haddi hesabı yoktu ve il geldiğinde
bu çok bize biraz alın bundan yiyemeyiz
gibi laflar ettik =)
büyük lokma ye büyük konuşma
diye boşuna dememişler =
fotoğraflarını çekemedim dolu iken ama siz boş halleriniz görün yeter bence =)
sol köşede gözüküyor kaseler ve onlardan taşarcasına dolu idi =)
bir ara ekmek bitti bir tane aldık ve takviye domates alındı
Çağatay abi domatesi soyuncaya kadar ekmek bitmişti .o ekmek istediğinde ve oladığını görünce şok =)
umut abi tekrar ekmek almaya gitti , yine bir tur dönemedi ekmek heheh
delicesine yemiştik kahvaltıyı , tadı da bam başkaydı orada her şeyin...
geri dönme işine gelince Çağatay abiler otobüsle dönmeyi planlıyorlardı ki çok geç geleceğini öğrenince ikinci şok vakası yaşadı =)
"otobüse bineceğim diye de ne yemiştim beeee..." deyince koparmıştı bizi Çağatay abi
şimdi mecburen pedallayacak sıcakta ve çıkılası zor bayırlarda...
öyle ya da böyle gidiyoruz işte ve pozumuzuda veririz yani =)
Turgay agay ne yapıyorsun sen?
ya
Muhsin abi ne yapıyor?
=)
zamanlama hatası çaktırmayın...
burada ne yapmak istediğimizi gerçekten anlamadım =)
burada da sanki bir zamanlama hatası oldu di mi?
ve Umut abi =) solunda kaldım hadi ...
artık kısa molalar veriyoruz =)
ne hatırladınız ki?
birileri bacak şov yapıyor ve turgay agay da seyrediyor ne ayıp =)
tamam abilerim güzel bacaklar...
turun sonlarına gelmiştik artık, ve sonrasında yapılması gerekenleri konuşuyorduk.
her tur başlangıcından 15 dakika sonra ve tur bitiminde açma germe yapılmalı, kasları rahatatmalı ve eski konumuna geri getirmeliyiz. bir daha ki gün için yararlı ...
ayrılık vakti...
Umut abimi evine yolculuyorum...
ve yorgun savaşçılar yere uzanmış günü değerlendiriyorlar...
işte şimdi en zor yere geldik...
hiç sevmem ayrılıkları vedaları yalnızlıkları
nasıl anlatılır bilmiyorum ya da anlatılmaz
ve
bir şekilde yaşanır galiba bu hüzünler...
bundan yıllar önce bir yine pazar gezisi ile başladım mersinde bisiklet sürmeye 21.02.2011
ve şimdi yine bir pazar turu ile sonlandırıyorum mersinde bisiklet turlarımı
nereden nereye geldim ama en son sizleri tanıdığım için çok ama çok mutluyum...
bu turda olmayıp ismini yazamadığım herkesi çok seviyor ve saygı duyuyorum
sizleri tanımama sebep olan
ve
bana mersin yaşamımda abilik yapan
Barış Antmen e
sonsuz teşekkürlerimi sunmak istiyorum,
onun için ne söylesem az...
hiç sevmem ayrılıkları vedaları yalnızlıkları
nasıl anlatılır bilmiyorum ya da anlatılmaz
ve
bir şekilde yaşanır galiba bu hüzünler...
bundan yıllar önce bir yine pazar gezisi ile başladım mersinde bisiklet sürmeye 21.02.2011
ve şimdi yine bir pazar turu ile sonlandırıyorum mersinde bisiklet turlarımı
nereden nereye geldim ama en son sizleri tanıdığım için çok ama çok mutluyum...
bu turda olmayıp ismini yazamadığım herkesi çok seviyor ve saygı duyuyorum
sizleri tanımama sebep olan
ve
bana mersin yaşamımda abilik yapan
Barış Antmen e
sonsuz teşekkürlerimi sunmak istiyorum,
onun için ne söylesem az...
hepiniz benim için ayrı ayrı çok değerlisiniz
eğer bir saygısızlık ettiysem af ola...
mersinde yapılan ilk gezimin ardından söylediğim sözü yinelemek istiyorum siz sevdiğim pedal dostlarım abilerim ve kardeşlerim için
bir gün bir yerde beraber pedallamak üzere...
saygılarımla,
pisiklet çocuk...
saygılarımla,
pisiklet çocuk...
www.dagcini.blogspot.com