17 Temmuz 2011 Pazar

turda kahvaltı ve logo tanıtımı...


Görüldüğü gibi artık pisiklet çocuğun bir logosu var =))
SAkarya da yaşayan resim öğretmeni ÖZLEM ÜNLÜ tarafından benim için yapılmıştır. Her hakkı saklıdır =)) Buradan sizin huzurunuzda çok teşekkür ediyorum. 





Uzun zaman olmuştu Mersin de sabah pisiklete binmeyeli. Aslında ben, Nüzhet hocam, Mehmet Ali abim ve Anıl 4 lüsü olarak desem daha doğru olur. Bİlen bilir bu dörtlüyü vardır uzun yol macerası. Şimdi de yine daha uzun bir tur için hazırlık içindeyiz. O yüzden bu sabah kahvaltı turu bize iyi gelecek. Mersin sıcağını hissedelim =))) . Geçen hafta Sefgili ile Mersin sahillerinde turladık ama akşam serinliğinde onun da uzun tur için hazırlık yapması şart çünkü.

Uzun tur diyip duruyorum =)) bir aksilik olmaz ise 8 ağustos yola koluluyoruz. RİZe, Ardeşen, Arhavi, memleketim HOPA ve Gürcistan a giriş Batum yapacağız. Oradan da Kırım bölgesinde pedallamaya gideceğiz. İŞte bu yüzden bu aralar bütün telaşımız ve hazırlığımız. =)))






16 Temmuz cumartesi sabahı kahvaltı yapmak için çıktık yola =)  Biz 4 lü zaten her yola geliriz ama bize bir kişi daha takıldı o gün. HA biz Ha o hepimiz aynı deliyiz işte =))  sabah belirlediğimiz saatte toplandık ve nereye gideceğimize karar vermek için bastık pedallara. Biz sahilde pedallarken arada da laflarken kararımızı vermiştik nereye gideceğimize. Güzel bir kahvaltı olsun da gerisi hikaye =) 




Aramıza katılan 5 ci kişi =) hocamın çok ama çok eski bir arkadaşı UĞUR METE abi... Kendisi ailesi ile birlikte Hollanda da yaşıyor, yaz tatili için Türkiye ye ve Mersin e gelmişler. BUrada bir yazlıkkları var çünkü =) ama evde sıkılınca canı bhocam da davet etti bisiklet turuna ve kahvaltıya ( iyi ki de davet etmiş dünya harikası bir abim daha oldu) ve Hep beraber pedalladık köyümüze doğru....









Sohbetn sıcaklığı havcanın sıcaklığını bastırdığı için olsa gerek pedallarken bisiklette zorlanmadığımızı ve neredeyse bir solukta köye geldiğimizi bile farkmemiştik. BU yüzden de bir soluklanma ve su molası verelim dedik =) Susuz yol gidilmez ki... 










Beklenmedik güzel bir mekanda durduk köy yolunda =) burası ilk defa uğradığımız bir yerdi. Beklenmedik diyorum çünkü pek ilgisiz gibi gözükselerde mekan sahipleri sohbetleri hoştu ve illaki uturmamızı istediler ve bize dışarıya masa çıkardılar. Bizde mekan sahiplerini kırmadık tabi. Su maden suyu ve vişne derken sohbet uzadı çay keyfine geçildi, yuvarlak masa etrafında. 


 Mehmet Ali Erkovan


 Anıl Baş


 Uğur Mete


Nüzhet İkbal Türker

Bu fotoğraflar da yeni Müdür olmuş olan ve tayini Hatay Dörtyol a çıkan Mehmet Ali abimin yeni makinası ile çekilmiştir. =))
Sohbet güzel ama gidip kahvaltı yapmak lazım karnımız acıktı yahuuu =))




Yaramaz, alkolik kedilere ve mekan sahiplerine veda edip uzaklaşıyoruz çay mekanından. Pedallamaya başlamak güzel takrardan ama biliyorduk ki beş dakika içinde kahvaltı yerine gelecektik ki öyle de oldu. YAŞASIIIINNNN =)) yemeeek yemekkk... 
 


 
 Köy kahvesinde taze demlenmiş çay, köy bakkalından aınmış muhteşem beyaz peynir ve zeytin, yanına sıcak pide ve bakkalın evi içn almış olduğu soğuk mu soğuk karpuz ( ve çok tatlı idi) bir de hepsinin üstüne Niğde gazosu =) deymeyin bize keyfimiz gıcır anadınmı..... heheheeyyytt... =))




Kahvaltının sohbeti anlatmakla bitmez tabi, yapılan keyfi de yaşamanız lazım o yüzden olsa gerek pisiklet çocukla ve diğerleriyle yani bizimle arada da olsa pedallamanız lazım derim =)) 

Yollar her zaman bizi bekler bu sebebten dolayı olsa gerek ve fazla da sıcağa kalmamak için sohbeti ve keyfi ardımızda bırakıyoruz ve yediklerimizi de eritmek için pedallıyoruz yokuş sonundaki köylere ve oradan Mersin merkeze döneme karar veriyoruz.


O kAdar çok yokuş çıkılırsa yemek sonrası bir mola hak edilir diye düşündük tabi. =) bu radan sonra inişe geçecektik o yüzden fazla da durmadık molada.Yeni rotamızı belirledik Mehmet Abinin kardeşinin yanına şekerlemeciye =) ve bastık pedallara... 




 
Hem sıcaktan kaçıyor hemde kaybedilen enerjiyi toplamak için molalar veriyorduk kendimize bol bol =)  ama en güzel molalardan biri oldu işte bu mola. Ne güzeldi o küçük cezeryeler Alllaahhhh  beee =))


Bir iphone bisiklet tutamağını deniyorum orada ve salamaya başladığımda Mehmet Ali abiden bir cümle çıkı vardi =)) " iphone olmadan sallasan sen onu heheheheh" suratındaki hal bütün paniğini anlatıyordu =)) koptuk hemde fenaaaa.... denedim abi sorun yok düşmez bu hehehehe =)))

her mola gibi bu kısa molanında sonu geldi ve yeni rotamızı belirledik hemen =) Sedat ın yanına uğrayacak ve oradn da eve kaçacaktık...



Mersin deki ikinci adresim olmuştu Antmen bisiklet. Sağolsun Barış abi ve Sedat ta sıkımadan katlanıyorlar bana =)) Teşekkürler... 

SOn durağımızdan da kaltık ki artık eve gitme vakti gelmişti. Ve evde biz bekleyen çok işvardı....
Ne mi?




Bisiklet ve balkon temizliği =)) bisikletlerin bakımı gibi çok öneli işler. Sonrasında ise bisikletlere pisiklet çocuğun logosunun yapılması tabiki... 



VE tertemizdi pisikletlerimiz =) 
Anıl kardeşim de hepsi benim pozu vermeden edemedi tabi =))





Böylelikle bir Cumartesi bisiklet turunun sonuna gelmiş olduk işte =))
sabırla benim yazımı okuduysanız ne mutlu bana ve artık biliyorum ki siz sabırlı insanlardansınız ve ve beni seviyorsunuz bildim ben =)))

görüşmek ve beraber pedallamak dileğimle,

pisiklet çocuk.
 

TEŞEKKÜR EDER
 


 
 
www.dagcini.blogspot.com

1 yorum:

  1. Paylaşımlarınızın hepsi birbirinden güzel ve profesyonel buluyoruz.Santiye konteynırı olarak bloğunuzu takip etmeye devam edeceğiz başarılar dileriz.

    YanıtlaSil